Page 142 - congress
P. 142

ORAL PRESENTATION / SÖZLÜ SUNUM



                               Veteriner Antimikrobiyal Reçeteleme Eğilimlerinin Retrospektif Analizi

                     Veteriner  tıpta  antimikrobiyal  ajanlar,  enfeksiyöz  hastalıkların  tedavisinde  temel  terapötik
               araçlardan  biri  olmasına  karşın,  uygunsuz  ve  yaygın  kullanımları,  hem  hayvan  sağlığında  tedavi
               başarısızlığına  hem  de  zoonotik  kökenli  antimikrobiyal  direnç  (AMR)  yükünün  artmasına  neden
               olmaktadır.  Dünya  Sağlık  Örgütü  (DSÖ)  ve  Dünya  Hayvan  Sağlığı  Örgütü  (WOAH)  gibi  uluslararası
               kuruluşlar  tarafından  da  vurgulandığı  üzere,  veteriner  alanda  antimikrobiyallerin  akılcı  kullanımı,  Tek
               Sağlık yaklaşımı bakımından halk sağlığını doğrudan etkileyen bir öncelik haline gelmiştir. Bu bağlamda,
               gerçek  uygulama  verilerine  dayalı  reçeteleme  eğilimlerinin  belirlenmesi  ve  mevcut  kullanım
               sistematiğinin  analiz  edilmesi,  hem  yerel  rehberlerin  geliştirilmesi  hem  de  ulusal  direnç  izleme
               stratejilerinin şekillendirilmesi açısından önemlidir. Bu çalışmanın amacı, Türkiye’de bir veteriner fakültesi
               hayvan hastanesinde sistemik antimikrobiyal kullanım alışkanlıklarını, reçete edilen ajanların dağılımını,
               endikasyonlara  göre  tercihlerini  ve  uygulama  yollarını  retrospektif  olarak  değerlendirmektir.  Bu
               retrospektif çalışma, Bursa Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi’ne 2023-2024 yılları
               arasında başvuran ve sistemik antimikrobiyal tedavi uygulanan toplam 210 olguya ait tıbbi kayıtların
               incelenmesiyle gerçekleştirilmiştir. Veriler, standardize edilmiş vaka kayıt formlarından elde edilmiş olup
               her bir olgu için hayvan türü, sistemik tanı, reçete edilen antimikrobiyal ajan (kombinasyonlar dahil),
               uygulama  yolu  ve  tedavi  süresi  gibi  parametreler  analiz  edilmiştir.  Antimikrobiyal  ajanlar,  farmasötik
               formları  dikkate  alınarak  oral  ve  parenteral  uygulama  olarak  ayrıştırılmıştır.  Verilerin  analizinde
               tanımlayıcı  istatistik  kullanılmıştır.  Çalışmada  kapsamına  alınan  reçetelerdeki  antimikrobiyallerin
               %54,6’sı  oral,  %43,5’i  ise  parenteral  yolla  uygulanmıştır.  Parenteral  grup  içinde  intravenöz  ve
               intramüsküler uygulamalar baskın olup, subkutan ve kombine formlar nadir kullanılmıştır. En sık reçete
               edilen  antimikrobiyal  ajanlar  arasında  enrofloksasin  (%18,6),  amoksisilin-klavulanik  asit  (%11,4),
               klaritromisin  (%11,4),  metronidazol  (%11,0),  sefiksim  (%10,0),  sefovesin  (%7,1),  ampisilin-sulbaktam
               (%7,6),  klindamisin  (%6,2)  ve  azitromisin  (%2,9)  yer  almıştır.  Kedilere  reçetelenen  sistemik
               antimikrobiyallerin  kendi  içinde  değerlendirilmesi  sonucunda,  en  sık  endikasyonun  üriner  sistem
               enfeksiyonları  (%42,4)  olduğu  belirlenmiştir.  Bunu,  alt  solunum  yolu  hastalıkları  (%23,1)  ve  sistemik
               enfeksiyonlar (%22,4) izlemiştir. Bu dağılım, kedilerde antimikrobiyal kullanımının büyük oranda idrar yolu
               ve solunum sistemi enfeksiyonlarının yönetimine yönelik olduğunu ortaya koymaktadır. Köpeklerde ise
               sistemik  antimikrobiyal  reçetelerin  türe  özel  analizinde  en  sık  endikasyon  deri  ve  yumuşak  doku
               enfeksiyonları (%29,2) olurken, bunu gastrointestinal sistem hastalıkları (%18,6) takip etmiştir. Bu durum,
               köpeklerde antimikrobiyal tedavinin daha çok kutanöz ve sindirim sistemi temelli enfeksiyonlara yönelik
               tercih  edildiğini  göstermektedir.  Bu  çalışmanın  diğer  önemli  bulguları,  bazı  ajanların  etiket  dışı  veya
               ampirik olarak tercih edilmesi ve aynı endikasyon için farklı ajanların reçetelenmesidir. Çalışma, veteriner
               klinik  uygulamalarda  ampirik  antimikrobiyal  kullanımın  yaygın  olduğunu  ve  geniş  spektrumlu
               antibiyotiklerin ilk basamakta sıklıkla tercih edildiğini ortaya koymuştur. Bu durum, direnç baskısı altında
               olan  bakteriyel  populasyonların  seleksiyon  riskini  artırmakta  ve  tedavi  etkinliğini  uzun  vadede
               azaltabilmektedir. Özellikle kinolonlar, geniş spektrumlu sefalosporinler ve makrolidlerin yaygın kullanımı,
               WHO tarafından kritik öneme sahip antimikrobiyaller (CIA: Critically Important Antimicrobials) listesinde
               yer  alması  nedeniyle  dikkatle  izlenmelidir.  Ayrıca,  klinik  kararların  çok  büyük  oranda  laboratuvar
               doğrulamasından ziyade klinik deneyime dayandığı gözlenmiş olup, bu da hızlı duyarlılık testlerinin saha
               uygulamalarına  entegrasyonunu  gerektiren  bir  boşluğu  işaret  etmektedir.  Aynı  endikasyon  için  farklı
               antimikrobiyallerin  reçete edilmesi  de,  klinik  düzeyde  bir  protokol  standardizasyon eksikliği olduğunu
               göstermektedir.  Bu  çalışma,  Türkiye’de  bir  veteriner  fakültesi  hastanesinde  yürütülen  ilk  kapsamlı
               antimikrobiyal reçeteleme analizi olması açısından önemlidir. Bulgular, hem veteriner kliniklerde akılcı
               antibiyotik  kullanımının  desteklenmesi  hem  de  ulusal  düzeyde  antimikrobiyal  dirençle  mücadele
               stratejilerine bilimsel veri sağlanması açısından değerlidir. Elde edilen veriler ışığında, klinisyenlerin karar
               süreçlerine rehberlik edecek klinik kullanım kılavuzlarının, hızlı duyarlılık test panellerinin ve elektronik
               reçete izleme sistemlerinin geliştirilmesi önerilmektedir.
               Anahtar Kelimeler: Veteriner reçeteleme eğilimleri, antibiyotik kullanımı, tek sağlık, antimikrobiyal direnç.


                                                                                                          139
   137   138   139   140   141   142   143   144   145   146   147